11 Kasım 2017 Cumartesi

Blake & Mortimer

B&M okumasi zor bir cizgi roman, ozellikle gunumuzde superhero genresinin dinamizmine ya da fumettilerin cok cizgili az metinli cizgi romanlarinin kolayligina alismis nesiller icin oldukca zor. Asiri metin yuklu, bir sayfasinda herhalde 10-12 fumetto sayfasinda yeralan kelime sayisi kadar kelime yeralmakta. Cok uzun dusunce ve konusma balonlari, anlaticinin bir o kadar uzun metinleri yetmezmis gibi Jacops bir de gazete metinleri, mektuplar, telgraflar gibi uzun metinleri panel olarak kullanilir. Ama bir kez basladiktan sonra inat edip elden birakmayinca B&M'in kaltesine ve tadina varmak mumkun. Surukleyici bir sci-fi/polisiye romani okumak gibi.

Kahramanlarimiz bol bol konusur; onlarca cumlenin sarfedildigi tek panaller hic de az degildir. 







Jacops, Herge'nin studyosunda yetisir, pek cok Tintin albumune desdek verir. Sonunda kendi eserini vermeye baslar, uslubu da yine Herge gibi 'temiz cizgi'dir (Ligne claire). Cok detayli paneller, arka fonlar uretir; B&M hem harika cizgileriyle hem de mukemmel hikayeleriyle Frankofon ekolu icinde buyuk basari yakalar. Hatta Herge'nin B&M'in basarisini kiskandigi bile soylenir. 

B&M panellemeleri donemin butun klasik BD'leri gibi kurallarina uygun, klasik panellemeler. Jacops nadiren bir tv ekranini veya bir pencereyi panele odaklayarak panel sinirlarinda bir degisikik yaratsana genel olarak klasik panellemeye sadik kalmaktadir. 



Mortimer seride problemleri metodik ve rasyonel bir dusunme, adim adim bir akil yurutmeyle cozerken Blake daha cok klasik kahraman prototipine uygun olarak guc kullanilmasi gereken yerlerde (bu organize devlet gucu ya da bireysel fiziksel guc de olabilmektedir) devreye girmekte, boylece serinin aksyon ihtiyacini karsilamaktadir. Bu demek degildir ki profosorumuz Mortimer sadece bir kitap kurdudur ve yeri geldiginde bir-iki yumruk sallamaktan acizdir :) 

Hkayeler genelde bilim-kurgu temalari uzerine doner. Ikinci dunya savasi sonrasi donemde savas sirasindaki teknolojik gelismelerin nasil yikici olabileceginin gorulmesi (atom bombasi, Hitler'in roketleri vb) bilimin ve teknolojinin yanlis ellerde nelere yol acabilecegini dusundurtur Jakops'a saniyorum. Buna bir de soguk savas doneminin tirmanan tedirginligi eklenir. O yuzden albumlerde bol bol "cilgin bilim adamlari" goruruz. Tenten'den alisik oldugumuz gibi Jacops da temalari titizlikle incelemistir ve ortada donen sci-fi temalari gerceklige yaklastirmak icin bunun mantiksal aciklamalari (sozdebilim olsalar da) detayli olarak okuyucuya aktarir. 

Olumunden sonra buyuk tartismalar sonucunda serinin devam ettirilmesi karari alinir hem de bir degil iki yaratici takimla. Bu yeni albumlere daha gelemedigim icin aradaki farklari ve modern zamanlara gore nasil bir guncelleme yapildigini aktaramiyorum ama albumler ticari olarak basarilidir ve B&M yaraticisinin olumune ragmen hayatini devam ettirmeye devam eder. Hatta su anda seri ilk defa tam olarak Ingilizce'ye cevrilmekte (Turkce olarak sadece bir-iki macerasi var saniyorum) ve yeni albumler sirayla gelmekte. 

Bizim yaraticisiyla beraber olen kahramanlarimiza bakiyorum da...  


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder